Azimet Karaman


Heykel onun için temel plastik problemlerle uğraşmanın en kısa yolu olmuş. Azimet Karaman, düşünen eskiz yapan, desen çizen bir sanatçı. Aranan sonuca ulaşmak için heykelin resme göre daha kısa bir yol olduğunu düşünüyor. Çünkü heykel,  hacim sanatıdır, hem daha somut hem de daha az ağırbaşlı. Günümüzde sanat piyasası, daha çok gösterdiğinin ötesinde sunacak bir şeyi olmayan pornografik temsillerin anlık etkisiyle, skandal ve sansasyonla besleniyor. Bu durum ister istemez çağdaş sanat dili üzerinde etkili oluyor. Azimet Karaman’ın yapıtları ise insanı derinden sarsabilen Heykelin plastik etkisini bize yeniden hatırlatıyor. Ahşap yontu sanatında, biçimsel gücüyle günümüz sanatının içinde farklı bir yer tutuyor.

Azimet Karaman, Mimar Sinan Üniversitesi Seramik Bölümünü bitirdikten sonra endüstriyel ve dekoratif seramik yerine sanatsal haz duyduğu estetik formlar üretmeye başladı. Bu süreç içerisinde Ahşap yontu çalışmalarına da yöneldi. Kendi ifadesiyle “ahşap” ta kendini bulur. Ahşap yontu tekniğini kullanabilme yetisini geliştirir. 

Çalışmalarında bir tema veya bir kavram belirlerken hiç zorlanmaz. Malzemeye egemendir. Malzemenin özelliklerini iyi bilir. Buda, malzemeyi zorlamasına gerek kalmadan, “temanın” hangi malzeme ile daha iyi biçimleyebileceğini veya kavrayabileceğini belirlemeden işe girişmez. Temanın içeriğinin esere de uyum sağlaması gerektiğini biliyor. Formu biçimlendirirken iyi bir işçiliğin yanında, sanatsal bir ifade katar. Formun sadece estetik kaygı ile yapılmasının da yetmediğini, Form’a anlam yüklemek gerektiğine inanıyor. Çıplak figürleri pornografik değildir, doğadaki çıplaklık kavramının ötesinde onun yaptığı, sanatta “çıplak beden” betimlemesidir.

Kütleden, bloktan yontu tekniğini kullanarak formu; dıştan içe doğru yontarak malzemeyi biçimlendiriyor. Belirlediği temaya yoğunlaşıyor. Bazen ahşap yontusunda tesadüfler oluyor. Burada yeni formlara ulaşıyor. Bu yeni formlarda da; içerik ve form sanatsal iradesinin, izini taşır. Ama her zaman formu, içerikten daha üstün tutar. Zaman zaman doğanın dışına çıkar ve yeni form arayışlarına girer. Onun için sanat çok yönlülüğü ve sürekli değişimi gerektirir. Özgünlük onun vazgeçilmez görevidir. Algılayıp yorumladığı insan bedeni ile mesaj verir.  Formlarla, içeriklerle oynayarak karmaşık ve kapsamlı bir gerçekliği veya düşünceyi temalaştırarak, kendi algısı ve yorumuna dayanan soyutlamaları ile izleyenin karşısına çıkar.


Azimet Karaman’ın “Şişman Balerin” isimli bronz döküm eseri  2014 yılında yaptığı “Toprak Analar” 2016 versiyonlarından bir çalışması (Resim.?.) Bu serinin hem seramik hem de bronz dökümlerini üretti. (38x23x63cm) 

Bazı insanların; özlemlerini, duygularını, sorunların ve dillendiremediği bir çok şeyi var. Burada sanatçı İnsanların duygu ve düşünceleri ile özdeşleşip tüm eserlerinde kendi anlayışına göre biçimsel değerler katıyor.


Doğa kanunlarını altüst eden Kilolu bir bedenden beklenemeyecek bir hareket ile yerde, bacaklarını 180 derece açmış oturmaktadır. Yere paralel bacak hareketinin orta kısmında gövde dik bir hareketle yukarı doğru hareketlendirilmiş. Sağ ve sol kollar diyagonal bir hareketle vücuttaki hareketler tamamlanmış. Vücuttaki yüzeyler modelaj tekniğinin verdiği imkanlar dahilinde perdahlanmış-düzgün duruyor. Kadınların en çok korktuğu bacaklardaki deri altında yağ hücrelerinin birikimi (selülit) ile deri dokusunun bozulması, Karaman için bir plastik biçim sorunsalı oluyor. Selülit’i bacaklarda, kollarda ve karın kısmında abartarak kullanıyor.(Resim .?.)

Vücudun büyük kısmında yuvarlatılmış ve yumuşak form anlayışı hâkim. Ancak bazı yerlerde kafa kısmında ellerde ve ayaklarda daha ince ve zarif yapılmış. Gerçekliğin ötesinde, sorunlar karşısında değişimi belirleyen, iyimser bir bakış açısıyla “İnsan yaşam enerjisiyle varlığını sürdürüyor”.(Resim. Detay kafa) 

Bronz malzemesi dokusuz bir yüzeyde kendi özelliğini çok güzel yansıtıyor. Uygun mekânda ışığı esere göre ayarladığınızda yuvarlak bir formda ışık tonlama yaparak çok düzgün yayılıyor
Aynı heykelin seramik formu (Resim.?.) benzer plastik çözümlemelerini görmek mümkün. Bronz çalışmasında bronz oksitlemenin tonlaması ile ışık etkisi ile seramik heykeldeki ışık farklılığı çok farklı. Seramik heykel (Terracota) da yuvarlak form geçişlerde özellikle içbükey ve yırtılmış gibi işlenen selülitlerde gölge oluşuyor. (Resim.?.) Doğal  ve katıksız malzeme olan seramikteki sıcaklık, samimiyet insanı daha fazla etkiliyor. Bronz malzemeden yapılan aynı heykelde kimyasal ile renklendirme eseri biraz daha ağırbaşlı ve gösterişli kılmaktadır. Formda ki buda ifadeye yansımaktadır.

“Toprak Analar” serisinden “Oturan Kibele” heykeli seramik biçimlendirme yöntemiyle yapılmış bir çalışmadır.(Resim.?.) Oturmuş kilolu bir kadın bacaklarını içeri doğru toplamış, çiçek tutan ellerini sol tarafına doğru çekmektedir. Karın kısmı ve bacaklarında ki yırtıklar biyolojik bir sorundan çıkmış, plastik bir çözümleme yöntemidir. Karın kısmındaki doğal yırtık ile ellerindeki çiçek dokusu aynı anlayışla yapılmıştır. Kafanın eğimi ile romantik bir forma dönüşmektedir. Kafada ki yalın yüzey ve kollardaki yüzeylerde ki geometrik çözümlemeler, aynı anlayışla dizlerde de kullanılmış. (Resim.?.)  İçe doğru dönen, yuvarlak ve yumuşak formların yanı sıra, bazı yerlerdeki yırtık ve dokular ise farklı üslup denemeleridir. Farklı anlayıştaki bu plastik çözümleme denemeleri sanatçının yalnızca bir “izme” bağlı kalmadığı göstermektedir. Bireysel üsluplaşma konusunda emin adımlarla ilerleyen sanatçının Ahşap çalışmalarında aynı biçim çözümlemelerini etkenleştirmektedir.

Ahşap kadın figüründe (Resim.?.) malzemenin özelliğinden kaynaklanan yüzeylerdeki doğal çizgi şeklindeki damarlar, (Reçine) helezonlar oluşturuyor. Düzgün zımparalanan yüzeylerde, yalın Formlar üzerinde doku gibi etki bırakmıştır. Kollar kafa üstünde durmaktadır. Eller, büyük ve güçlü yapılmış. Vücudun kıvrımları ve vurgulamak adına göğüsler biraz daha gerçekçi çalışmış. Göğüs kafesi, yüz, bacakların ön kısmı geometrik çizgiler, sanatçının bireysel tercihidir.(Resim.?.)  

Necmettin Yağcı

Paylaş:

 

© 2018 - Tüm Hakları Saklıdır. Trend Bilişim / Onur Sanat